Kethüda ne demek? Kethüda görevleri nelerdir? Kethüda tarihi nedir?

2 mins read

Esnaf teşkilatlarında Ahi Baba’dan sonra ikinci sırada yetkili kişidir. Kethüda kelimesinin, eski İran dili Pehleviceden günümüz Farsçasına geçtiği ifade edilir. Türkçede hem bu şekilde hem de kâhya biçiminde kullanılmıştır. Bu kelimenin Türk devlet teşkilatına girişi XII. yüzyıldır. Ahilik’te görülmesi ise XVI. yüzyıl sonlarına denk gelir. Bu dönemden sonra kethüdalık, Ahi Baba’nın ardından ikinci sırada yerini almıştır. Ancak bu durum kethüdalığın, Ahi Babalık statüsünün değişik bir ad altında yaşadığı anlamına gelmez. Ahi Babalık, Ahi geleneklerinden doğmuş bağımsız bir kurumun ahlakî, dinî ve siyasî liderliği olduğu halde, kethüdalık yarı resmî bir memuriyettir. Ahi Babalıkla ilgili görevler gelenek üzere belirlenmekte, kethüdalık ise görev ve yetkilerini siyasî otoriteden almaktadır. XVI. yüzyıl sonlarından itibaren ortaya çıkan bu yeni statünün, Ahi birliklerince ne derece benimsendiği anlaşılmamakla beraber, bu birliklerle ilgili fermanların çoğunda yiğitbaşı ile birlikte, kethüdadan da söz edilmektedir.

Kethüdaların başlıca görevleri, idarecisi olduğu esnaf zümresini merkezî idareye karşı temsil etmek ve idarenin emirlerini üyelerine bildirmek ve uygulanmasını sağlamak, esnaf arasındaki anlaşmazlıkları kadıya intikal etmeden çözmek, esnaflığa girişte ve yükselişteki törenlerde bulunmak, mal ve eşyaların narhlarını belirleyen heyetin toplantılarına katılmak, haksız rekabete girilmesini önlemek ve esnaf ve sanatkârlara gerekli ham maddeyi temin ve tevzi etmek şeklinde özetlenebilir.

Kethüdalar, genelde bir yıllığına seçilirdi. Süresi dolan kethüdanın yeniden seçilmesi de mümkün olabilirdi. Kethüdalık çekişmelerinde kadıların oldukça yetkili olduğu anlaşılmaktadır. İşinin fazlalığı dolayısıyla esnaf kethüdasına yiğitbaşı, sancaktar, bekçi, duacı gibi görevliler yardım ederdi.

Mehmet Ali HACIGÖKMEN

KAYNAKÇA

Muallim Cevdet, Zeyl ala fasl “al-ahiyya el- fityân et- Türkiyye” fi er-rıhleti İbn Batuta, İstanbul 1932, s. 344; Halil İnalcık, “The Appointment Procedure of a Guild Warden (Ketkhuda)”, Wiener Zeitschrift für die Kunde des Morgenlandes, S. 76 (1986), s. 135142; Osman Turan, Türkiye Selçukluları Hakkında Resmi Vesikalar, Ankara 1988, s. 13, 62; Neşet Çağatay, Bir Türk Kurumu Olan Ahilik, Ankara 1989, s. 127-134, 213; Tuncer Baykara, Osmanlı Taşra Teşkilatında XVIII. Yüzyılda Görev ve Görevliler, Ankara 1990, s. 7-9; Musa Çadırcı, Tanzimat Döneminde Anadolu Kentlerinin Sosyal ve Ekonomik Yapıları, Ankara 1991, s. 38-39,41-44, 123-125; Sabahattin Güllülü, Ahi Birlikleri, İstanbul 1992, s. 111; Mehmet Canatar, “Kethüda”, DİA, XXV, Ankara 2002, s. 332-334.

Rate this post
Haber Oku