Kızlarağası Hanı nedir? Kızlarağası Hanı tarihi nedir? Kızlarağası Hanı önemi nedir?

2 mins read

İzmir Kemeraltı’nda Halimağa Çarşısı’ndan Hisarönüne giden yol güzergâhında yer almaktadır. Kitâbesine göre 1156 (1743) tarihinde hem III. Ahmed (1703-1730) hem de I. Mahmud’a (17301754) hizmet eden Kızlarağası Hacı Beşir Ağa tarafından yaptırılan ve günümüze gelebilen nadir örneklerden biridir.

Arastasının alt katta bünyesi içinde kurgulandığı iki katlı yapının avlusuna çevresinde yer alan “U” planlı arastadan üç, sokağa bakan batı cephesinden bir olmak üzere dört koridorla geçiş sağlanmıştır. Yapının ana cephesini oluşturan batı cephesinde, ikisi arastaya ve biri avluya geçişi sağlayan açıklıklar, üzerlerinde taş konsollarla desteklenen birer çıkma ile vurgulanmıştır. Üst kata çıkış batı ve doğu giriş koridorlarında yer alan birer merdivenle sağlanmıştır. Yapının ana cephesini oluşturan batı cephesi ortasında yer alan yuvarlak kemerli girişin güney yanında yer alan ve istiridye motifli kavsara görüntülü taş süslemeli çeşmenin 1086 (1675) tarihli olması, yapının inşa tarihi göz önüne alındığında başka bir yapıya ait olduğunu ve sonradan buraya monte edildiğini göstermektedir.

Arastalı yapı, klâsik Osmanlı hanlarında olduğu gibi avlulu ve iki katlı bir plana sahiptir. İnşa malzemesi olarak dış cephede alt katta düzgün kesme taş, üst katta taş ve tuğla almaşık; avlu cephelerinde ise her iki katta da taş ve tuğla almaşık olarak kullanılmıştır. İki sıra tuğla kirpi saçak yapıyı çepeçevre dolaşmaktadır. Osmanlı hanlarında alışılan bir uygulama olan revak kanatlarında her iki katta revak bulunması tasarımı bu handa değişik bir uygulamayla karşımıza çıkmıştır. Batı cephede yer alan ana girişten geçilerek beşik tonozla örtülü koridorla ulaşılan kare planlı avlu cephelerinden üst kat batı cephesi sütunların taşıdığı kemerlerle oluşturulmuş bir revaka sahipken, diğer cepheler alt ve üst katta tamamen revaksızdır. Avluya doğrudan açılan alt kat mekânları ile üst kat koridorları beşik tonozla; üst kat mekânları ise aynalı manastır tonozuyla örtülüdür. Tüm mekânların avluyla bağlantılı birer kapı ve penceresi vardır.

Yapının 1990’lı yıllarda yapılan restorasyon sırasında, kuzey kanadı hariç tamamı temelden yeniden betonarme olarak inşa edilmiş ve cepheler taş ya da taş ve tuğla almaşık olarak kaplanmış; avlu ortasında yer alan ve Anadolu Selçuklu kervansaraylarından gelen bir geleneği yansıtan köşk mescidi, Hisar Camii’ne bakan doğu cephesindeki derz süslemeleri ile kuzey kanat arasta dükkânlarından birinde yer alan kalem işi süslemeler tamamen ortadan kaldırılmıştır.

Bozkurt ERSOY

KAYNAKÇA

Münir Aktepe, “İzmir Hanları ve Çarşıları Hakkında Ön Bilgi”, Tarih Dergisi, sy. 25 (1971), s. 105-154; Bozkurt Ersoy, İzmir Hanları, Ankara 1991; aynı yazar, “Bu Bir Ölüm İlanıdır”, Ege Mimarlık, sy. 15 (1995/1), s. 47-49; W. Müller-Wiener, “Der Bazar von Izmir”, Mitteilungen der Frankischen Geographischen Geselschaft, sy. 27/28 (1980/1981), s. 420-454.

Rate this post
Haber Oku