Arapça, tavsiye ve nasihat anlamına gelen bir kelimedir. Attar’ın Pendnâme’si, Haris el-Muhasibî’nin el-Vesâyâ’sı ve İmam Gazali’nin Eyyuhe’l-Veled adlı eserleri nasihat ve tavsiye türünde yazılmış eserlerdir. Cürcânî bunu fıkhî anlamda tanımlarken şöyle der: “Ölümden sonraya dayanan, mülk edinme işi”. Büyük tasavvuf ustaları, etrafındaki öğrencilere, en çok hangi yönde kusurları varsa, özellikle o yönden onları uyarır mâhiyette vasiyetlerde, nasihatlarda bulunurlardı. Serî’nin, yeğeni Cüneyd-i Bağdâdî’ye yaptığı “sûfî muhaddis değil, muhaddis sûfî ol” nasihati bu kabildendir.