Sivas şehir çarşılarının merkezi durumunda bulunan Penbeciler Çarşısı ve Şubaşı Hanı civarında bulunan Ahi Ahmed Çelebi (Ahi Çelebi) Zaviyesi’nin kuruluş tarihi tespit edilememiştir. İlk defa İbn Batuta’nın Ahi Çelebi olarak bahsettiği ve misafir olarak kaldığı zaviyedir. Ayrıca, 1369 tarihinde Hacı Emin Yusuf Oğlu Ahmed Çelebi tarafından kurulduğu bilgisi de kaynaklarda yer almış ve kuruluş tarihi konusunda kesin bir bilgiye ulaşılamamıştır. Vakfiyesi bulunmamakla birlikte, Osmanlı dönemi kaynaklarında zaviyenin ismi ve zaviyenin yanında bulunan vâkıfın türbesinin ismi Ahi Ahmet Çelebi olarak kayıtlıdır. Osmanlı dönemi boyunca zaviye, türbe ve mescidinin mevcut ve faal olduğu, evlâd-ı vâkıfın zaviyedarlık görevini yürüterek âyende ve revende hizmetlerini yerine getirdiği görülmektedir. XV. yüzyılda zaviyede bulunan vakıf evlâdı sayısının sonraki dönemlerde ve bilhassa XIX. yüzyıl kayıtlarında önemli bir artış gösterdiği tespit edilmiştir. Ayrıca şehirde bir diğer Ahi zaviyesi Ahi Mehmed Külâh-dûz evlâdıyla da tarihi belirlemeyen bir akrabalık tesis edildiği anlaşılmaktadır. 1835 tarihinde Ahi Ahmed Çelebi Zaviyesi evlâd-ı vâkıfından zaviyedarlık ve tevliyetine mutasarrıf olan Seyyid Ahi Mehmed, Seyyid Hasan, Seyyid Abdurrahman ve Seyyid Mehmed Arif aynı zamanda Ahi Mehmed Külâh-dûz Zaviyesi evlâd-ı vâkıf ve görevlileri arasında yer almışlardır. Aynı tarihlerde zaviye, vâkıfın türbesi mevcut iken, günümüze maalesef gelememiştir. Gelir kaynakları daha çok karye ve bostan nevinden olup, 16.Yüzyılda yıllık geliri 2973 akçe iken, 19.Yüzyılın ilk yarınsında yıllık 3290 kuruş olarak belirlenmiştir.
Ahilik Ansiklopedisi