Konya’da Darı (Deri) kapısı dışında, bugün Uluırmak Hoca Ali mahallesi olarak bilinen yerdeydi. Şimdi burada Ali Hoca Mescidi bulunmaktadır. Belgelerden Konya’da Osmanlı hâkimiyetinden (1476) kısa bir süre sonra Ahi Ahmed ile oğlu Ahi Ali tarafından inşa ettirildiği anlaşılmaktadır. Ahi Ali ile babasına Fatih (1444-1446, 1451-1481)’in oğulları olan ve Konya’da valilik yapan Sultan Mustafa, Sultan Cem ve Sultan Abdullah muafnâme vermişlerdir. Araştırmacılar, Ahi Ali Tekkesi’yle Şeref Şahoğlu Mesud Hânkahı’nı karıştırırlar. Nitekim İbrahim Hakkı Konyalı, 1940’lı yıllarda Ali Hoca Mescidi’nin avlu kapısının üstünde bulunan Mesud ibn Şerefşah Hânkahı’na ait bir kitâbeye dayanarak bu mescidin yerinin Şeref Şahoğlu Mesud Hânkahı’nın olduğunu, Hoca Ali’nin sonradan buraya vakıflar tahsis ettiğini iddia etmştir. Oysa aynı tarihlerde Hânkah-ı Şeref Mesud da ayrıca mevcut olup, II. Bayezid (1481-1512) ve Kanuni (1520-1566)’nin yaptırdığı vakıf tahrirlerinde “nefs-i Konya” yani Konya suru içinde gösterilmiştir. Ahi Ali Tekkesi’yle ilgili kayıtta ise Konya merkezinde bulunduğuna işaret eden herhangi bir şey bulunmamaktadır. O halde Konya suru dışında Ali Hoca Mescidi’nin bulunduğu yerdeki tekke Şeref Şahoğlu Mesud Hânkahı’ndan ayrı, Ahi Ali adına kaydedilen tarikat yapısıdır. Ahi Ali Tekkesi’nin XVII. yüzyıldan sonra adı belgelerde geçmemektedir. Bu durum tekkenin artık faal olmadığına işaret etmektedir. Ancak mescid bölümü mimarisi değişerek Ali Hoca Camii olarak günümüze kadar gelmiştir. Ahi Ali Tekkesi’nin vakıfları; Seydi dolabı, Deri (Darı) kapısı dışında bir parça yer, Eskipazar’da iki dükkân, Gündüzoğlu Bahçesi olarak bilinen bir parça yer, Şadi Bey Fırını’nın bir kısmı, Filoros’ta bir bağdır. Ayrıca bu tekkenin vakıfları çift resmi, bağ ve bostan haracı ile öşür, ağnam resmi, avarız-ı divaniye ve tekâlif-i örfiyeden muaf idi.
Ahilik Ansiklopedisi