Dinde zenginlik ölçüsü. İslâm dîninde, zenginlik ile fakirlik arasındaki maddî sınır. Altının nisâbı (Hanefî mezhebinde)yirmi miskal (96 gram)dır. (Kâşânî) Zekât vermenin farz olması için, zekât malının nisâb miktârı olduktan îtibâren bir hicrî…
Moreİyilik, rızık, saâdet. Allahü teâlâ Kur’ân-ı kerîmde meâlen buyuruyor ki: Her nîmetin şükründen muhakkak sorulacaksınız. (Tekâsür sûresi: 8) Allahü teâlâ bir kulunu nîmetlendirirse, o nîmetinin eserini kulunun üzerinde görmek ister. (Hadîs-i şerîf-Kenz-ül-Ummâl)…
MoreTasavvuf yolunda ilerliyenlerin birbirlerine emr-i ma’rûf nehy-i anil-münker yapmaları yâni Allahü teâlânın emir ve yasaklarını bildirmeleri. Tasavvuf ehli arasında nikâr kalkınca bunlarda hayır kalmaz. (Ebü’l-Hasen Ali bin Muhammed Müzeyyen)…
MoreLohusalık hâli. Kadınların doğumdan sonraki özür hâlleri. Elleri, ayakları, başı belli olan düşükte gelen kan da nifâstır. Nifâs zamânının azı yoktur. Kan kesildiği zaman, gusül edip namaza başlar. En çok zamânı Hanefî…
MoreMünâfıklık; kalbiyle, îmân etmediği hâlde inanmış görünmek; için dışa uymaması, kâfir. (Bkz. Münâfıklık) Kur’ân-ı kerîmde meâlen buyruldu ki: Bedevîler, küfür ve nifak bakımından hem daha beter, hem de Allahü teâlânın Resûlüne indirdiği…
MoreKamıştan yapılan içi boş bir çalgı âleti. Allahü teâlânın aş kı ile dolmuş. Evliyânın büyüklerinden olan Celâleddîn-i Rûmî (kuddise sirruh) ney ve başka hiçbir çalgı çalmadı. Mûsikî dinlemedi ve raks, dans etmedi.…
More1.Âhirette, ölülerin diriltilip, hesâbları görüldükten sonra, cennetliklerin Cennet’e ve cehennemliklerin Cehennem’e dağılmaları. (Bkz. Haşr) Resûlullah efendimizin; kabir ve kıyâmet hâllerinden, haşrdan (ölülerin kabirlerinden kalktıktan sonra, Arasât meydanında toplanmasından) ve neşrden, Cennet’ten ve…
MoreKıyamet koptuktan sonra her şey yok olacak, Allah’tan başka hiçbir canlı kalmayacaktır. Evren bir süre böyle bomboş kaldıktan sonra Allah, İsrafil’i (as.) yaratacak, ikinci kez “Sûr”a üfürmesini kendisine emredecektir. İsrafil (as.) ikinci…
MoreKıyametin kopacağı muhakkak olmakla birlikte zamanını Allah’tan başka kimse bilemez. Peygamberimiz de bu hususta bilgisi olmadığını söylemiştir. Kesin olarak bilinen bir şey varsa o da, bir gün yer ve göklerin düzeni bozulacak,…
MoreAihrete imanın altı şartından birisi de ahirete inanmaktır. Allah’tan başka her şeyin bir sonu vardır. Dünyanın da bir gün sonu gelecek, o da canlılar gibi bir gün yok olacaktır. Hiç ölmeyecek, baki…
MoreBütün peygamberler, peygamber olmak itibariyle aralarında bir fark yoktur. Aralarında ayırım yapmadan hepsinin peygamberliğine inanır ve hepsinin de Allah tarafından gönderilmiş olduklarını gönülden tasdik ederiz. Ancak, Allah’ın kendilerine verdiği bazı özellikler sebebiyle…
MorePeygamberimizin en büyük mucizesi hiç şüphe yok ki Kur’anı Kerim’dir. Her peygamber, mucize olarak zamanında en ileri dereceye ulaşmış olan şeyin daha mükemmelini göstermiştir. Peygamberimizin yaşadığı asırda ise Arap Yarımadasında ün yapan…
MorePeygamberleri Allah tayin eder, insan çalışmakla peygamber olamaz. Allah, insanlar arasından seçerek gönderdiği peygamberleri, peygamber olduklarını ispat için mucize ile teyit etmiştir. Mucize: Peygamber olarak görevlendirildiğini söyleyen kimsenin bu sözünde doğru olduğunu…
MoreHz. Âdem’den itibaren son peygamber Hz. Muhammed’e (sas.) gelinceye kadar gelmiş geçmiş bütün peygamberlerin tebliğ ettikleri din Tevhid dinidir. Tevhid dininde birtakım esaslar vardır ki bunlar hiçbir peygamberde değişmemiştir. Bunlar, yukarıda geçen…
Moreİlk peygamber Âdem (as.) ile son peygamber Muhammed (sas.) arasında pek çok peygamber gelmiş ve geçmiştir. Bunların kesin sayılarını ancak Allah bilir. Çünkü Kur’an’da bir kısım peygamberlerin ismi bildirilmiş, ismi bildirilmeyen daha…
MorePeygamberler, Allah ile kulları arasında elçilik yaptıklarına göre görevleri, Allah’ı tanıtmak, O’na nasıl ibadet edileceğini bildirmek, Allah’ın emir ve yasaklarını duyurmaktır. Bunun için gönderilmişlerdir. Bütün peygamberler bu görevlerini eksiksiz olarak yerine getirmişlerdir.…
Moreİmanın altı esasından birisi de peygamberlere inanmaktır. Peygamber, Farsça bir kelime olup, “haber götüren” demektir. Dindeki manası ise Allah’ın insanlara doğru yolu göstermek üzere görevlendirdiği seçkin insandır. Peygamber, Allah’ın kendisine vahyettiğini insanlara…
MoreKur’anı Kerim’e karşı görevlerimizi şu şekilde özetleyebiliriz: a) Kur’anı Kerim’in Allah kelamı olduğunu tasdik etmek. Kur’anı Kerim insan sözü değil, Allah’ın gönderdiği son kitaptır. Onun hem lafzı hem de manası mucizedir. b)…
MoreSözlükte okumak demek olan Kur’an, “Allah tarafından peygamberimize vahyedilen, peygamberimizden itibaren de nesillerden nesillere tevatüren nakledilmiş, mushaflarda yazılı bulunan ilahi bir kitaptır.” diye tarif edilmiştir. Bu tarife göre Kur’anı Kerim’in özellikleri şunlardır:…
MoreHz. Osman’ın halifeliği sırasında fetihlerin genişlemesiyle bazı yerlerde okuyuş ayrılıkları ortaya çıkmaya başlamıştı. Bunun üzerine Halife, Hz. Ebu Bekir zamanında Kur’an’ın mushaf hâline getirilmesi çalışmalarını büyük bir başarı ile sonuçlandırmış bulunan Zeyd…
MoreVahyolunan ayetler Peygamberimiz ve Müslümanlar tarafından ezberlenirken diğer taraftan da Peygamberimizin emriyle vahiy kâtipleri tarafından da yazılıyordu. Dört Halife (Ebu Bekir, Ömer, Osman ve Ali b. Ebî Tâlib), Zeyd b. Sâbit, Ubeyy…
MorePeygamberimize ilk inen ayetler, Kur’anı Kerim’de Alak suresinin ilk beş ayetidir. Bu ayetler peygamberimize Hira Mağarası’nda bulunduğu sırada inmiştir. Peygamberimiz, zaman zaman evinden ayrılarak Mekke’nin kuzey doğusunda bulunan Hira Mağarası’na çekilir, burada…
Moreİncil’in de Tevrat gibi asıl ve sahih bir nüshası yoktur. Bugün Hıristiyanların elinde bulunan ve “Ahdi Cedid” adını taşıyan kitaplar, Hz. İsa’ya Allah tarafından gönderilen İncil değildir. Hz. İsa’dan çok sonra değişik…
MoreBugün elde bulunan Tevrat’ın, Musa’ya (as.) nazil olan ilahi kitabın aynı olduğu söylenemez. Sonradan değişik kimseler tarafından yazılmış, ilave ve çıkartmalar yapılmış bir kitap hâline gelmiştir. İçinde asıl Tevrat’tan parçalar da olabilir.…
MoreAllah, yarattığı insanı başıboş bırakmamış, dünya ve ahirette mutlu olmasını sağlayacak yolları, peygamberleri aracılığıyla göstermiştir. Peygamberler de vahiy yoluyla Allah’tan aldıklarını aynen tebliğ etmişlerdir. Peygamberlerin Allah tarafından getirdiklerini ilahi ve semavi kitaplar…
MoreDilcilere göre vahiy, gizli ve süratli söz, işaret ve ilham manalarına gelir. Vahyin, dinî terim olarak manası, Allah’ın peygamberlerine dilediğini özel bir şekilde bildirmesidir. Kur’anı Kerim’de vahyin çeşitlerinden şu üçü bildirilmektedir: Allah,…
MoreCebrail (as.): Allah’tan peygamberlerine vahiy ve kitap getiren, yani, elçilik yapan melektir. Mikail (as.): Tabiat olaylarıyla ilgili görevleri bulunan melektir. İsrafil (as.): Kıyametin kopması ve insanların öldükten sonra tekrar dirilmeleri için “sûr”a…
Moreİmanın şartlarından birisi de Allah’ın meleklerine inanmaktır. İman esasları, insanın, yaşayışında kendisine rehber edineceği ve daima hareketlerini ona uyduracağı prensiplerdir. Bu bakımdan meleklere iman, büyük önem taşımaktadır. Çünkü melek, insanı iyiliğe çağıran…
MoreMelekler, Allah’ın nurdan yarattığı varlıklardır. Onlarda —bizlerde olduğu gibi— erkeklik ve dişilik yoktur. Yemez, içmez, yatıp uyumazlar, yorulmaz ve hastalanmazlar. Allah’ın dilediği kadar yaşarlar. Yerde, göklerde ve her tarafta bulunurlar. Devamlı insanlarla…
MoreAllah, bize şah damarımızdan daha yakındır. Bizi her zaman ve her yerde görüp gözetmekte, yaptıklarımızı bilmektedir. Yerde ve göklerde O’na hiçbir şey saklı değildir. Hiç kimsenin göremeyeceği kapalı ve tenha yerlerde yaptıklarımızı…
More