19. yüzyılda İngiliz matematikçi Charles Babbage, ı1830’da İngiltere hükümetinin de desteğini alarak matematiksel çalışmaların yanı sıra birçok işlem de yapabilen Fark Makinesini bulmuştur. Bu icat, günümüzdeki bilgisayar cihazının temel prensibi olmuştur. Sonrasında Harward Üniversitesi’nden Howard H. Aiken yarattığı ASCC projesi ile cihazı biraz daha geliştirerek 1944’te Mark-I adında bir cihaz üretmiştir. Mark–I cihazının üretilmesinden birkaç yıl sonra John Mauchly isimli matematikçi, Pensilvanya Üniversite’sinde ENIAC (Electronic Numerical Integrator And Computer) isimli sayısal elektronik bilgisayarını 1946’da tamamlamıştır. ENIAC isimli cihaz, Mark-I isimli cihazdan bin kat daha hızlı olmuştur. ENIAC askeri bir gayeyle üretildikten sonra top mermilerinin alanlarının hesaplamak için kullanılmıştır. Yine bu senelerde matematikçi John VonNeumen’in fikirleri doğrultusunda EDVAC (Electronic Discrete Variable Automatic Computer) adlı yeni bir bilgisayar yapılmıştır. 1951’de EDVAC isimli cihazdan sonra UNIVAC (Universal Automatic Computer) isimli bilgisayar üretilmiştir. UNIVAC, ENIAC cihazlarını yapan kişiler tarafından geliştirilmiştir.
Çağımızın en kayda değer iletişim teknolojisi ve dönemin en önemli cihazı olan internetin tarihi incelendiğinde ABD Savunma Bakanlığı ARPA (Advanced Research Project Agency) projesinden başlamıştır. 1950’li yıllarda Rusya’nın ilk “Sputnik” isimli uyduyu uzaya göndermesi, ARPA’yı endişelendirmiştir. Bundan dolayı ARPA, teknoloji ve iletişim tarihini değiştirerek, geniş anlamda zamanın öncüsü olan projeler gerçekleştirmiştir. İletişim ve bilgi teknolojisini barındıran bu konum, ağın kumanda ve kontrol merkezlerinden özgür olarak mesaj ünitelerinin, ağ içerisinde birkaç seyretmeyle birlikte yollarını bularak hedefe varıp, ağın herhangi bir kısmında yeniden toplanabilmesine imkân sağlamıştır. ARPA, askeri amaçlar için sağlanan bir ağ mekanizmasına sahip olmuş ve kullanım imkânları çok kısıtlı kalmıştır. ARPA, ABD’nin çeşitli yerlerinde olan askeri vazifelerin kaynaklarını paylaşmak ve bir yerde biriktirmek hedefine hizmet eden bir ağ mekanizması olarak açıklanmıştır.
İnternetin tarihindeki en önemli gelişmelerden biri de Amerika Birleşik Devleti’ndeki Beyaz Saray’ın 1993 yılında çevrimiçi olarak internete bağlanması olmuştur. 1994 yılı ise internetin altın devrinin başlangıcı olmuştur. O yıl internet ağındaki web site sayısı 10 bine kadar, host sayısı ise 3 milyona kadar ulaşmıştır. 1990’lı yıllarda hızla gelişen ve ilerleyen bir iletişim aracı olan internet, aynı hızla ve giderek yükselen oranda ticarileşmiştir. Web siteleri üzerinden işlem yapmayı “Mosaic” yazılımı, 1994’de pazara getirilmiş ve kullanımı çok kolay olduğundan birçok birey ve kurum tarafından tercih edilmiştir. Aynı yıl dünyanın en büyük perakende satış ve e-ticaret sitelerinden olan Amazon.com kurularak internet üzerinden kitap satışına başlanmıştır. Bugünlerde neredeyse herkesin bildiği Alibaba, Yahoo, e-Bay gibi şirketler ve uygulamalar da 1994 yılında internet üzerinden faaliyete geçmişlerdir.
Son zamanlarda internet kullanımında ve kullanıcı sayılarında dünya üzerinde çok büyük oranda artış göstermiştir. 2019 datereportal.com verilerine göre; çok çeşitli saygın kaynaklardan toplanan ve sentezlenen en son internet verileri, internet kullanıcılarının saniyede 11 yeni kullanıcı oranında büyüdüğünü ve bu da her gün toplamda bir milyon yeni kullanıcıyı etkilediğini göstermektedir. Bu büyümenin bir kısmının kullanıcı numaralarının daha güncel raporlanmasını atfedilebileceğini, ancak bu büyümenin etkilerinden düşmediğini belirtmekte fayda olduğu ortadır. 2019 Ocak ayında dünyada yaklaşık 4 milyar 388 milyon insan interneti kullanmaktadır. İnterneti kullanan kişilerin dünya nüfusunun yüzde 57’sini oluşturmaktadır. Ayrıca dünyada mobil internet, yaklaşık 4 milyar nüfus tarafından kullanılmaktadır. Dünyada mobil internet kullanan insanların nüfusa oranı ise yüzde civarındadır. 2019 yılı raporlarında veriler internetin şu anda her 2,7 yılda, bir milyar yeni kullanıcı oranında büyüdüğünü göstermektedir. Bu oran elbette sürdürülebilir değil, isteyen internete bağlanabilmektedir. Ortalama olarak, dünyadaki internet kullanıcıları her gün 6 saat ve 42 dakika çevrimiçi olarak vakit harcamaktadırlar. Bu durum, geçen yılın 6 saat ve 49 dakikalık rakamına göre biraz düşmüştür. Ancak bu düşüş, kısmen interneti kullanmayı öğrenen ve interneti daha az kullanan çok sayıda yeni kullanıcı nedeniyle olmuştur.
Rıfat ERKEK