Anne Bradstreet ve hatta New England’ın bütün ilk yazarları gibi, çok yetenekli şair ve papaz Edward Taylor da İngiltere’de doğmuştu. Kendi toprağına sahip küçük bir çiftçinin oğlu olan Taylor, öğretmenlik yaparken İngiliz Kilisesi’ne bağlılık yemini etmektense 1668 yılında New England’a gitmeyi yeğledi. Harvard Üniversitesi’nde okudu ve Harvard eğitimli bir çok papaz gibi Yunanca, Latince ve İbranice öğrendi.
Bencil olmayan ve dindar bir adam olan Taylor, sık ormanlarla kaplı, vahşi iç bölgelerin 160 kilometre içinde yer alan bir sınır kasabasında, Westfield, Massachusetts’te kendisine teklif edilen ve ömür boyu sürecek papazlık görevini kabul etti ve yeni gelen göçmenlere misyonerlik görevi üstlendi. Taylor bölgedeki en iyi eğitim almış kişi olarak kasaba papazı, doktor ve sivil lider olarak çalışırken bilgi birikimini kullandı.
Mütevazı, dindar ve çok çalışkan olan Taylor şiirlerini hiçbir zaman bastırmadı. Eserleri ancak 1930’larda bulundu. Eserlerinin bulunmasını hiç kuşkusuz ilahi takdir olarak görecekti; günümüz okurları Kuzey Amerika’da 17’inci yüzyıl şiirinin en iyi örnekleri olan şiirleri için minnettar olmalılar.
Taylor çeşitli şiir çeşitleri yazdı: cenazeler için hüzünlü şiirler, lirikler, bir ortaçağ “tartışması” ve 500 sayfalık Metrical History of Christianity (Hıristiyanlığın Vezin Ölçülü Tarihi) (temelde şehitler tarihi). Çağdaş eleştirmenlere göre en iyi eserleri bir dizi kısa hazırlık tefekkürleridir.