Kur’an, ilk peygamber Hz. Âdem’den (a.s.) son peygamber Hz. Mu-hammed’e (s.a.s.) kadar pek çok peygamberin gelip geçtiğini ve her kavme Allah’ın peygamber gönderdiğini bize haber vermektedir. Hicr Sûresinin 10. ayetinde, “Ey Muhammed! Andolsun, senden önceki topluluklara da peygamber gönderdik.” Nahl Suresi’nin 36. ayetinde, “Andolsun biz, her ümmete, ‘Allah’a kulluk edin, tağuttan kaçının’ diye peygamber gönder– Allah onlardan kimini doğru yola iletti, onlardan kimine de (kendi iradeleri sebebiyle) sapıklık hak oldu. Şimdi yeryüzünde dolaşın da pey–gamberleri yalanlayanların sonunun ne olduğunu görün.” buyrulmakta-dır. Bu ayetler tarihî süreç içerisinde Yüce Allah’ın insan topluluklarını peygambersiz bırakmadığını gösterir. Mü’minun Sûresi 78. ayetinde de “Andolsun, senden önce de peygamberler gönderdik. Onlardan sana kıs–salarını anlattığımız kimseler de var, durumlarını sana bildirmediğimiz kimseler de var.” buyurulmaktadır.
Kur’an-ı Kerim’in İsra Sûresi’nin 15. ayetinde “Biz, bir peygam–ber göndermedikçe (kimseye) azap edici değiliz.” buyurulmaktadır. Bu ayetten de anlaşılan Allah bütün kavimlere, bütün topluluklara peygamberler göndermiştir. Ancak bunlardan sadece 25 tanesinin ismi Kur’an-ı Kerim’de zikredilmiştir. Hadislerde, gönderilen peygamberlerin sayısının 124.000 olduğunun haber verilmesinden hareketle insan topluluklarının bulunduğu her bölgeye Allah’ın peygamber gönderdiği; ancak bunların hepsinin ismini Kur’an’da, Tevrat ve İncil’de zikretmediği hükmüne ulaşılabilir. Zira Kur’an’da kendilerine peygamber gelmemiş hiçbir topluluk ve ümmet bulunmadığı açıkça beyan edilmiştir.