Hun ve Göktürk toplumsal yaşamına bakıldığı zaman devlet ve devlet teşkilatı başta olmak üzere toplum yapısının bozkırın özellikleri çerçevesinde şekillendiği göze çarpmaktadır. Bozkır kültür ve devlet anlayışının hakimiyeti gündelik yaşam dahil olmak üzere devlet yapılanmasında da kendisini göstermektedir.
Toplumsal hayatta boylar şeklinde bir örgütlenme iki devlet döneminde de karşımıza çıkmaktadır. Her boyun belirli bir gücü ve boy beyi vardır. Bunlar hakana bağlıdırlar. Aynı zamanda hanedanın varlığı bilinmekte ve hanedanın hakimiyeti her alanda kendisini hissettirmektedir.
Aile hayatı oldukça önemli bir yere sahipti. Aileye üst düzey önem atfedilir ve güçlü aile ilişkilerinin kurulmasına değer verilirdi. Evlilik hayatında tek eşlilik söz konusu idi. Fakat hükümdar gerek sosyal gerekse siyasi sebeplerden çok eşli olabilirdi.
Yeme içme zor şartların hâkim olduğu bozkır ikliminde oldukça önemli bir yer tutmaktadır. Özellikle kısmen tarım ve ekseriyetle de hayvancılıkla geçinen Hun ve Göktürk toplumları tarımdan elde ettiği hububatları ve hayvandan elde ettikleri et ve süt ürünlerinden beslenmede faydalanmaktaydı.
Dil konusuna gelince ise Hun ve Göktürk dönemlerinde konuşma bakımından devamlılık arz eden sözcüklerin varlığı bilinmektedir fakat Hun dönemine ait yazılı herhangi bir materyal bulunamamıştır. Fakat Göktürk’ler de başta Orhun Yazıtları olmak üzere dil konusunda zengin bir kaynağa sahibiz. Özellikle Orhun/Göktürk alfabesi ve dikilmiş olan yazıtların biçimsel özellikleri bize gelişmiş bir dil ve ifade biçimi olduğunu göstermektedir.
Umut Güner tarafından kaleme alınmıştır.