İhtisâb, Arapça’da hesap etmek, saymak, yeterli olmak anlamlarındaki hasb (hisâb) kökünden türeyen bir kelimedir. İhtisâb masdarından olan hisbe kelimesi ise genel ahlâkı ve kamu düzenini koruma faaliyetlerini ve özellikle bununla görevli müesseseyi ifade eder. Osmanlılarda en genel anlamıyla ihtisâb, eşya ve yiyecek maddeleri ile hizmetlerin fiyatlarının tespit ve teftişi hususlarını düzenleyen kanunlara denirdi. Bu bağlamda Fatih Sultan Mehmed, İstanbul’u aldıktan sonra mal ve hizmet fiyatlarında devletçe tespit edilen üst sınır olan narh işlerinin tanzimi hususlarını teftiş etmişti. Esasında devletin mühim işlerinden biri, narh fiyatlarını kontrol etmek, büyük şehirlerde gıda ve zahireyi zamanında toplayıp iaşe buhranlarının önüne geçmekti.
Fiyat işlerinin düzenlenmesi hususunda yetkili kişiler genelde kadılardı. Kadının emrinde muhtesip yahut muhtesip ağası denilen bir görevli vardı. Muhtesibin görevi, kadının verdiği kararları uygulamak ve çarşı ve pazardaki hayatın düzenini sağlamaktı. Kadıların narh yani fiyatları belirlemesi, XIX. yüzyılın ikinci yarına kadar devam etti.
Mal ve eşya fiyatlarının tespiti, kadının başkanlığında ilgili esnafın yöneticisi ve temsilcisiyle birlikte yapılırdı. Bunu takiben özellikle büyük şehirler için hükümdarlara mahsus kanun mecmuaları tanzim edilirdi. Nitekim II. Bayezid döneminde 907 (1502) yılında İstanbul, Bursa ve Edirne’ye ait ihtisâb kanunnâmelerinin tanzim edildiği dikkati çekiyor. En eski kanunnâmelerden olan bu üç kanunnâmenin dikkati çeken özelliği, basit bir narh defteri halinde sadece eşya isimlerini ve fiyatlarını sıralamayıp fiyatların her birinin hangi usullerle nasıl tespit ve teftiş edildiğini vermesidir. Ayrıca mal ve ürünlerin vasıfları, fiyat bakımından standart sayılabilecek bir esasa bağlanmıştır. Daha sonra tanzim edilen Narh Defterleri’nden oldukça farklı olan bu kanunların, esasları muhafaza edilmek şartıyla bilahare hem şekil ve usul hem de bir kanunnâme olarak nümunelerinin çıkarıldığı da görülmektedir. Bu bakımdan söz konusu hususlar, bu üç ihtisâb kanunnâmesinin, orijinal ve hâlis nümuneler olarak değerini bir kat daha arttırmaktadır.
Sultan II. Bayezid’in emri ile 907 (1501) tarihinde başkent İstanbul, Bursa ve Edirne’ye mahsus olmak üzere tanzim edilen ve Ömer Lütfi Barkan tarafından yayımlanan bu kanunnâmeler, Topkapı sarayı Revan Köşkü Kitapları arasında padişahlara mahsus 1935 nolu kanun mecmuasının içinde yer almaktadır. Bu kanunnâmelerin muhtevaları şöyledir.
Kanunnâme-i İhtisâb-ı İstanbul el-mahrûsa: Halkın gıda ve ihtiyaç maddelerinin adlarını, icabı halinde her ürünün türünü, fiyatlarını, kalitesini maddeler halinde ve ayrıntılarıyla veren İstanbul İhtisab Kanunnâmesi, yaklaşık 62 maddeden oluşur. Bu maddeler sırasıyla halkın en temel gıda ihtiyacının başında gelen etin muhtelif mevsimlerdeki fiyatını; İstanbul’un et ihtiyacı için alınmış olan tedbirler ve celebkeşleri; ekmeğe ve ekmekçilere ait nizamlar ile ekmek fiyatlarının tespitini; taşradan İstanbul’a gelecek yiyecek fitalarına konan narhın esaslarını; aşçı dükkânlarına ait nizamları; kavaflara ait nizamlar ile imal edilen muhtelif cins eşyaların çeşitleri ve fiyatlarını; ayakkabıların dayanma sürelerini; muhtelif cins deri ve kösele fiyatlarını; deri tüccarlarının kazançlarının hesabını; deri fiyatlarının yükselmemesi için alınan tedbirleri; fiyatların tespitinde esas prensip ve kontrol meselesini; terziler ve fazla ücret alan terzilere verilecek cezaları; marangoz ve duvarcıların ücretlerini; kumaşların uzunluğu ve eni ile ilgili uyulacak prensipleri; sarî hastalıklara karşı muhtesibin görevlerini; narh tayininde dikkat edilecek hususları ve aylık teftişler ilgili kanun maddelerini içine alır.
Kanunnâme-i İhtisâb-ı Bursa: Bursa ile ilgili ihtisab kanunnâmesi, bu nevi kanunnamalerin hangi maksatla ve hangi sebepten dolayı tanzim edildiği ile başlar. Bunu takiben halkın en temel gıda ihtiyacı olan ekmek fiyatlarinın tespiti; ekmek satışı esnasında tesadüf edilen yolsuzlukların çeşitleri; pide ve simit fiyatları; et fiyatları İstanbul’a nazaran Bursa’daki et fiyatları, et satışlarındaki yolsuzluklar; meyve fiyatlarını yükseltmek için pazarcıların başvurdukları usulsüz hareketler ve pazarcıların şikâyeti; muhtelif meyve çeşitlerinin isimleri ve fiyatları; pazardaki malların fiyatlarının yükselmemesi için alınacak tedbirler; sebzevatçılar ve pazarcılar arasındaki ihtilaflar; helva çeşitleri, şerbet fiyatının tayin edilme hususları; muhtelif kumaşların narhları; elbise şekilleri gibi konularda uygulanacak kanun maddeleri yer alır.
Sûret-i Kanunnâme-i İhtisâb-ı Edirne: Edirne ile ilgili ihtisâb kanunnâmesinin maddeleri, İstanbul ve Bursa ihtisâb kanunnnâmelerinin tanzimine benzer bir özellik gösterir. Bu bağlamda kanun maddelerinde başta et fiyatları; hayvan derilerinin türleri ve fiyatları; ayakkabı türleri ve fiyatları; at eyerinin türleri ve fiyatları; ekmekçilerle ilgili nizamlar; aşçılar; mevsim meyveleri, türleri ve bunlarla ilgili narhlar; helvacılar ve şerbetçiler; pamuk ve pamuk ürünleri; kuyumcular, bakırcılar, mumcular, sabuncular gibi meslek dallarıyla ilgili nizamlar ve prensipler yer alır.
İlhan ŞAHİN
KAYNAKÇA
Ömer Lütfi Barkan, “XV. Asrın Sonunda Bazı Büyük Şehirlerde Eşya ve Yiyecek Fiyatlarının Tesbit ve Teftişi Hususların Tanzim Eden Kanunlar I: Kanunnâme-i İhtisab-ı İstanbul el-mahrûsa”, Tarih Vesikaları, I/5 (Şubat1942), s. 326-340; Ömer Lütfi Barkan, “XV. Asrın Sonunda Bazı Büyük Şehirlerde Eşya ve Yiyecek Fiyatlarının Tesbit ve Teftişi Hususların Tanzim Eden Kanunlar II: Kanunnâme-i İhtisab-ı
Bursa”, Tarih Vesikaları, II/7 (Haziran 1942), s. 15-40; Ömer Lütfi
Barkan, “XV. Asrın Sonunda Bazı Büyük Şehirlerde Eşya ve Yiyecek Fiyatlarının Tesbit ve Teftişi Hususların Tanzim Eden Kanunlar III:
Sûret-i Kanunnâme-i İhtisab-ı Edirne”, Tarih Vesikaları, I/5 (İlkteşrin 1942), s. 168-177; Kanunname-i İhtisabı Bursa, Ankara 1963 (Bu kanunname aldukça eksik olarak yayınlanmıştır); Ziya Kazıcı, Osmanlılarda İhtisâb Müessesesi, İstanbul 1987.