İmanın kelime anlamı, “tasdik etmek, herhangi bir şeye kesin olarak inanmak”tır.
Dindeki anlamı ise “Peygamberimizin Allah tarafından haber verdiği kesin olarak bilinen şeylerin doğru olduğuna içten ve yürekten inanmak” demektir.
İman, icmali ve tafsili olmak üzere iki kısma ayrılır:
- İcmali İman: İman edilecek şeylere kısaca ve toptan inanmaktır. Kelimei Tevhid veya Kelimei Şahadeti diliyle söyleyip kalbiyle de tasdik eden kimse kısaca ve toptan iman etmiş
- Tafsili İman: Bu da iman edilecek şeylerin her birine ayrı ayrı inanmaktır. Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, ahiret gününe, öldükten sonra dirilmeye, cennet ve cehenneme, kaza ve kadere ayrı ayrı inanmak, bu bölüme girer.
İmanda esas olan, kalp ile tasdiktir. Bir kimse Allah’ı ve O’nun peygamberi vasıtasıyla göndermiş olduğu şeyleri kalbiyle tasdik eder, doğru olduğuna yürekten inanırsa, mümin olur.
Dil ile ikrar ise mümin olduğunun, insanlar tarafından bilinmesi ve insanların, onun inanmış olduğuna şehadet etmeleri için gereklidir. “İman, dil ile ikrar, kalp ile tasdiktir.” meşhur sözü bunun için söylenmiştir. Yoksa kalbinde tasdik bulunan kimse Allah katında mümindir.
O hâlde imanın rüknü, kalp ile tasdiktir. Bunun içindir ki kalbinde şüphe ve tereddüdü bulunan kimse, Kelimei Şahadeti söylese bile Allah katında mümin değildir.
Ayrıca iman, bir bütün olup bölünme kabul etmez. Yani, inanılması gerekli olan şeylerin bir kısmına inanıp da bir kısmını kabul etmemek olmaz.