Türkiye Karşıtı Gruplar F-16 Satışını Engellemek İçin Lobi Yapıyor
Türkiye Karşıtı Gruplar F-16 Satışını Engellemek İçin Lobi Yapıyor

Kürk nedir? Kürkçülük nedir? Kürkçülük mesleği nedir? Kürkçülük tarihi nedir?

1 min read

Kürk, tüyleri yumuşak kimi hayvanların derisinden yapılan bir nevi giyim eşyasıdır. Osmanlı döneminde kürkten giysi yapan meslek erbabına kürkçü denilirdi. İstanbul’da Kürkçü Hanı adıyla XV. yüzyılın ikinci yarısında inşa edilen bir han da vardı. Usta bir debbağın elinde terbiye edilen kürk, tüccarın eline tulum halinde gelir ve tüccarın kürkçü ustaları tarafından sırt-boyun-göbekpaça bölümleri olarak dörde bölünürdü. Sonra da omuz, ön, yan hatlar, kol gibi giysi bölümlerine göre hazırlanır ve buna “ferve” denilirdi. Ferveler kıymetli kumaşlarla kaplanarak kürk haline getirilirdi. En kıymetlisi seraser kumaşla kaplananlarıydı. Seyahatlerde giyilen kürke “serhadli kürkü”, kolsuz giyilen kürke “kaniça” adı verilirdi.

Giysiler için kullanılan en kıymetli kürkler yaklaşık değer sıralamasıyla siyah tilki, Sibirya gri sincabı, samur, elma yanağı (tilki postlarının yanak parçalarından yapılmış samura yakın değerde bir kürk), vaşak, zerdava ve kakum idi. Ancak Osmanlı piyasasında farklı malî düzeylere uygun çeşitli cins ve kalitede kürkler mevcuttu. XVII. yüzyıl ortalarında esnaf için tespit edilmiş çeşitli kürk cinsleri samur kafası, samur paçası, Çerkez zerdavası, zerdava paçası, zerdava boğazı, kakum, Rumeli sansarı, sansar paçası, sansar boğazı, sincap, beyaz tilki boğazı, Azak nâfesi, Azak’ın siyah bedeni, tilki paçası, Göllükesrî’den gelen tilki nâfesi, Bosna çılkafası, Göllükesrî’den gelen çılkafa, Cezayir çakalı sırtı, Karaman çakalı, Cezayir çakalının ablağı idi.

Kürkçülükle meşgul olan Ahilerden, biri kürk dikenler (postîn-dûzân), diğeri satışıyla uğraşanlar (kürk-fürûşân) olmak üzere iki ayrılırdı. Kürkçü esnafı genellikle şehir çarşılarında satış yaparlardı. Kürk tüketimi bakımından önemli olan İstanbul’da eski bedesten (büyük bedesten / iç bedesten), Büyük Çarşı (Çarşı-i Kebîr / Kapalı Çarşı) ve sokak aralarındaki esnaf içinde kürkçü esnafı bulunduğu gibi ayrıca büyük tüccar ve toptan satıcılara ait özel Kürkçü hanı mevcuttu.

Ahmet AYTAÇ

KAYNAKÇA

BOA, BEO, Sadâret Defterleri, nr. 356, 121b; Filiz Karaca, “Kürk”, DİA, XXVI, İstanbul 2002, s. 568-570.

Rate this post
Haber Oku
Tidings Globe