Coğrafyacı de Blijj (dö blay) ve arkadaşları (1992; 2011) dünyanın çeşitli bölgelerini ele alırken, söz konusu bölgelerin başlıca coğrafi özellikleri üzerinde durmuşlardır. Kuzey Amerika’daki ele aldığımız iki ülkenin başlıca on coğrafi özelliğini ise şöyle sıralamışlardır:
Kuzey Amerika dünyanın toprak bakımından en büyük iki ülkesini içine almaktadır: Kanada büyüklükte dünyada ikinci, ABD ise dördüncü durumdadır.
Kuzey Amerika âlemi olarak belirtilen iki ülke açıkça belirginleşmiş fizyografik bölgelerle dikkati çeker.
Gerek Kanada gerekse Amerika Birleşik Devletleri federal eyaletler hâlindedir fakat sistemleri birbirinden farklıdır; Kanada’nınki İngiliz parlamenter sisteminin uyarlamasıdır ve ülke 10 province ile 3 territory (merkezden yönetilen topraklar; eyalet statüsünde değil) hâlinde ayrılmıştır. ABD ise yönetimde seçici ve yasa uygulayıcı organları, branşları ayırmıştır; 50 eyalet, Commonwealth of Puerto Rico ile Karayipler ve Pasifik’te yönetimi altındaki çok sayıda ada hâlindeki territory’lerinden (Amerikan Samosı, Mariana’lar vb.) oluşmuştur.
Gerek Kanada gerekse Amerika Birleşik Devletleri çoğulcu toplumlardır. Etnik yapı (etniklik) gittikçe önemli hâle geliyorsa da Kanada’nın çoğulculuğu en şiddetli biçimde bölgesel çift-dillikle açıklanmaktadır. ABD’de belli başlı ayırımlar ırksal, etnik ve gelir çizgilerinde olmaktadır.
Kuzey Amerika’nın iç yapısındaki toplumsal ayrılıklara ve bölgesel ekonomik eşitsizliklere rağmen, bu âlem Avrupa kültürel normlarının daha önceden yerleşmişliği sayesinde bütünleşmiştir.
Dünya standartlarına göre Kuzey Amerika yüksek gelir ve yüksek tüketim oranlarının egemen olduğu zengin bir âlemdir. Ham maddeler muazzam miktarlarda tüketilmektedir.
Kuzey Amerika nüfusu, uluslararası standartlara göre büyük olmasa da dünya coğrafi âlemleri arasında en fazla şehirlileşmiş ve hareketli olanıdır. Büyük ölçüde göçmen/mülteci dalgalarından güç alarak, bu âlemin 21. yüzyılın ortalarına doğru %40’ın üzerinde büyüyeceği varsayılmaktadır. Göçlerin ve uluslararası hareketliliğin yüksek olması, aynı zamanda bölgeyi çok kültürlü bir âlem yapmıştır ve bu süregelmektedir.
Kuzey Amerika âlemi hâlâ dünyanın en büyük, en üretken imalat kompleksi hâlindedir. Bölgenin sanayileşmesi benzeri (paraleli) olmayan bir şehirsel büyüme üretmiş fakat her iki ülkede de yeni bir sanayi-sonrası toplum ve ekonomi olgunlaşmaya başlamıştır.
Kuzey Amerika’da tarım iş gücünün %4’ten daha azını istihdam ederken, aynı zamanda da ezici bir oranda ticarileşmiş, makineleşmiş ve özelleşmiştir (uzmanlaşmıştır) ve normal olarak da dış pazarlarda satılmak üzere her yıl dev büyüklükte fazlalık üretim yapmaktadır.
Kuzey Amerika’daki iki ülke birbirinden son derece farklı bir kaynak temeline sahiptir fakat bu kaynakların tükenme oranları da çok yüksektir ve enerjiyle ilgili gelecek belirsiz kalmaktadır. Bununla birlikte, Kanada ve ABD kritik ham maddelerin temininde birbirlerine büyük ölçüde bağımlıdırlar (örneğin Kanada ABD’nin enerji dışalımında ana kaynaktır) ve uzun zamandır birbirlerinin temel ticaret partnerleridir. Günümüzde, Meksika’yı da içine alan Kuzey Amerika Ticaret Anlaşması (NAFTA) üç ülkeyi birçok engeli aşarak birbirlerine bağlamıştır.