Kuzey Amerika’da yüzey suyunun gösterdiği kalıpta Kayalık Dağlarla Appalaşlar arasında yer alan iki önemli drenaj sistemi egemendir:
Sularını St.Lawrence Denizyolu’na akıtan Büyük Göller (beş tane) ve
Ohio, Tennessee, Platte ve Arkansas Nehirleri gibi kolları vasıtasıyla beslenen güçlü Mississippi-Missouri akarsu ağı.
Her iki sistem de geç Senozoik buzul döneminin kalıntılarıdır ve hepsi birlikte dünyanın en iyi karaiçi suyolu sistemlerinden birisini oluşturmaktadırlar. İnsanın müdahalesi ise, özellikle her iki sistemi birbirine olduğu kadar St.Lawrence Denizyolu’na da bağlayacak ana kanalın inşasıyla (1959’da açılmıştır, fakat günümüzün büyük gemilerine uygun olmadığından, gittikçe terk edilmektedir) bu ağın kullanılabilirliğini daha da arttırmıştır.
Kayalık Dağların batısı ve güneydoğusundaki akarsular ilk başlarda akış yönleri ve seyrüsefere elverişlilikleri açısından çok az kullanım değerine sahipmiş gibi görünüyorlardı. Bununla birlikte Uzak Batı’da Colorado ve Columbia Nehirleri, içme ve sulama suyunu sağlayarak, artık kritik bir önem kazanmışlardır ve aynı zamanda da Pasifik kıyısı bölgesel gelişmesini sürdürdüğü için, hidroelektrik enerji sağlamada da büyük önem taşımaktadırlar.
Yeraltısuyu da ABD’nin birçok kesiminde hayati bir önem taşımaktadır. Geçirimli kayaçlar arasında toplanan Aquifer’ler ya da yeraltı su rezervuarları, birçok bölgenin altında uzanmakta ve yüzeydeki insanların hayatını ve faaliyetlerini sürdürmesinde temel öneme sahip bulunmaktadırlar. Özellikle kurak alanlarda bunlar gelişmenin temel taşlarıdır -Ogallala Aquiferi’nin yoğun tarımsal ekonomi için sürekliliği olan tek kaynak olduğu merkezi Büyük Ovalar’da olduğu gibi. Bununla birlikte, normal oranların üzerinde kullanıma geçildiğinde hemen sorunlar ortaya çıkar. İnsanın müdahalesi, kanalizasyon akışı ya da kimyasal maddelerin yeraltı suyunda birikmesi gibi daha ciddi sorunlar da doğururken Kuzey Amerika’nın fiziki coğrafyası da tamamen yeni bir boyut daha kazanmaktadır.