Müslüman iken dinden çıkan, kâfir olan kimse. (Bkz. İrtidâd)
Allahü teâlâya Cebrâil aleyhisselâm gibi ibâdet etseniz, mü’minleri, Allah için sevmedikçe, kâfirlere ve mürtedlere, Allah için düşmanlık etmedikçe, hiçbiri kabûl olmaz. (Hadîs-i şerîf, Berîka)
Mürtedin müslüman iken yapmış olduğu ibâdetlerin, iyiliklerin hepsi yok olur. Âhirette ona fâidesi olmaz. Ölmeden önce müslüman olursa, affolur. Tertemiz mü’min olur. Yeniden hac etmesi lâzım olur. Namazlarını ve oruçlarını kazâ etmez. Önceden kazâya bırakmış olduklarını kazâ etmesi lâzımdır. Çünkü mürted olunca, önceki günahlar yok olmaz. (Muhammed Hâdimî)
Helâli, harâmı ayırd etmeyen, farzı yapmağa, haramdan kaçınmağa ehemmiyet vermeyen mürted olur. Kelime-i şehâdet getirse, namaz kılsa, ben müslümanım dese de müslüman olmaz. Bu sözlerine ve ibâdetlerine inanılmaz. Dinden çıkmasına sebeb olan şeye pişman olması, tövbe etmesi lâzımdır. (Seyyid Abdülhakîm Efendi)