Farsça, yalvarma demektir. Mevlevî mukabelesi sona ermekteyken, biraz daha uzamasını istemeye niyaz denir. Şeyhe saygılı olmak, elini öpmek, eteğini tutmak ve müridin şeyhin huzurunda, boynunu bükerek ondan himmet istemesine de niyaz denir. Müridlerin bağlı oldukları tarikat usûlüne göre, şeyhlerinin huzuruna çıkması niyaz olarak tanımlanır. Her tarikatın kendine göre niyaz metodu vardır. Mesela, Mevleviler, sağ eli sol, sol eli sağ omuza koyup, sağ ayağın baş parmağı ile, sol ayağın baş parmağı üzerine basarak, hafifçe eğilir ve niyazda bulunurlardı. Buna “Niyaza Durmak” denirdi.