Osman Gazi oğluna kuvvetli bir beylik ve tecrübeli komutanlar bırakmıştı. Bilhassa Akçakoca, Konur Alp, Turgut Alp, Samsa ÇavuŞ, Kara Mürsel, Abdurrahman Gazi gibi değerli komutanların devlet kuruluşunda hizmetleri büyük oldu. Bursa kuşatmasını şiddetini arttırarak devam ettiren Orhan Bey, teslim olma teklifini kabul etmesi üzerine Bursa Tekfuru ve ailesinin Bizans’a gitmelerine izin verdi. 1326 tarihinde Bursa alınarak devlet merkezi buraya taşındı. Aydos Kalesi’ni Konur Alp ele geçirirken, Kara Mürsel de İzmit Körfezi’nin güneyini fethetti. Orhan Gazi daha sonra İznik kuşatmasını hızlandırdı. İznik’in önemi sebebiyle Bizans bu kuşatmaya engel olmaya çalışıyordu. Kuvvetli bir ordu hazırlayan Bizans İmparatoru Üsküdar üzerinden Maltepe (Palekenon)’ye geldi. Burada Bizans ordusunu bekleyen Orhan Gazi süratle hücuma geçerek Bizans ordusunu bozdu. İmparator yaralı olarak savaş alanından kaçırıldı. Daha sonra İznik önlerine dönen Orhan Gazi 1330 tarihinde bu şehri de fethetti.
Sultan Orhan 1337 yılında Koyunhisar Kalesi’ne çekilmiş olan İzmit Valisi Kalo Yuannis’i mağlûp etti. Savaş sırasında ölen Kalo Yuannis’in kesik başı İzmit’i savunan Rumlar’a gösterilerek mukavemetleri kırıldı. Şehir teslim oldu (1337). Büyük fetihler Türkler’in nüfus sıkıntısı çekmesine sebep oluyordu. Anadolu’nun çeşitli yerlerinden Türk göçleri devam ediyordu. Ancak bu yeterli olmamaktaydı. Bu bakımdan Orhan Bey, Anadolu’ya döndü. Karasıoğulları Beyliği bu sırada taht kavgası ile karışıklık içine düşmüştü. Aclan Bey’in ölümü üzerine oğulları Demirhan, YahŞihan ve Dursun birbirlerine düşmüşlerdi. Demirhan’la Yahşihan beyliği paylaşarak diğer kardeşleri Dursun’a bir şey bırakmamışlardı. Dursun Bey bunun üzerine Orhan Bey’e başvurarak yardım istedi. Orhan Bey, yanında Dursun Bey olduğu hâlde Balıkesir üzerine yürüdü. Demirhan Bey Bergama’ya kaçtı. Balıkesir’i ele geçiren Orhan Bey, Dursun Bey’in kardeşi ile barışması için Bergama’ya gönderdi. Ancak Dursun Bey Bergama önlerinde kaleden atılan bir okla öldürüldü. Bunun üzerine Bergama üzerine yürüyen Sultan Orhan Karası Beyliği’ni Osmanlı topraklarına kattı (1341-1345). Karası Beyliği’nin ilhakı Hacı il Bey, Gazi Evrenuz, Ece Halil ve Gazi Fazıl gibi değerli kara ve deniz komutanlarının Osmanlı hizmetine girmelerini sağladı. Karası Beyliği ile birlikte Kapıdağ da Bizanslılar’dan alınarak Marmara Denizi’nin bütün Anadolu kıyıları ele geçirilmiştir. 1354 yılında oğlu Süleyman Paşa’yı Ankara’ya göndererek bu şehri de sınırları içine kattı.
Bizans İmparatoru Kantakuzen, taht kavgaları sırasında sınırları geçerek Bizans topraklarına tecavüz eden Bulgarlar’a karşı Orhan Bey’den yardım istedi (1345). Orhan Bey şartlı olarak yardım yapabileceğini bildirdi. Bunun üzerine İmparator Gelibolu Yarımadası üzerindeki Çimpe Kalesi’ni Türkler’e üs olarak verdi. Orhan Bey, oğlu Süleyman Paşa’yı 20.000 kişilik bir kuvvetle Rumeli’ye gönderdi. Kantakuzen duruma hâkim olduktan sonra bu kuvvetler geri döndü. Çimpe’ye yerleşen Türkler kısa bir zaman sonra Gelibolu şehri ve limanını da ele geçirdiler. Gelibolu’ya yerleşen Süleyman Paşa’nın yanında Lala ġahin Paşa, Gazi Evrenuz, Hacı il Bey, Gazi Fazıl Bey ve Yakup Ece Bey gibi değerli komutanlar vardı. Kısa zamanda Bolayır, Tekirdağ, Malkara, Keşan, Burgaz ve Çorlu fethedildi. Süleyman Paşa ancak bir av esnasında 1359 yılında atının kapaklanması yüzünden öldü. Oğlunun ölümüne çok üzülen Orhan Bey de 1361/62 yılında öldü. Orhan Gazi, devletin asıl kurucusudur. Aşiret teşkilâtından devlet teşkilâtına geçiş Orhan Bey zamanında olmuştur. İlk defa para bastırılmış, hutbe okutulmuştur. Vezir Alâaddin Ali Paşa, Çandarlı Kara Halil Paşa yeni devlet düzeninin kurulmasında büyük hizmetler yapmışlardır.