New England, Amerika’nın gelişimi için gerekli beyin gücünü ve mali desteği sağlamışsa, Orta Atlantik Eyaletleri de kas gücünü temin etmiştir. Bölgenin en büyük eyaletleri, New York ile Pennsylvania ağır sanayinin (demir, çelik ve cam) merkezi haline geldi.
Orta Atlantik bölgesine, New England’dan daha çok çeşitli kökenden insan gelmişti. Felemenk asıllı göçmenler Hudson Nehri Vadisi’nin bugün New York Eyaleti olan aşağı bölümlerine, İsveçliler, Delaware’e yerleşti. İngiliz katolikleri Maryland’ı kurdu. İngiliz Protestan tarikatı olan Friends (Quakers) ise Pennsylvania’ya yerleşti. Zaman içinde bu yerleşim birimleri İngiltere’nin denetimine geçti ama bölge, farklı uluslardan insanlar için çekim merkezi olmaya devam etti.
İlk gelenler genelde çiftçiler ve tüccârlardı. Bölge, kuzey ile güney arasında köprü vazifesi gördü. Philadelphia, Pennsylvania’da güney ve kuzey kolonilerinin tam ortasında bulunuyordu. Amerikan Devrimi’ni organize eden ilk koloni delegelerinin toplandığı Kıta Kongresi’nin doğduğu yerdi. Aynı kent, 1776’da Bağımsızlık Bildirgesi’nin ve 1787’de ABD Anayasası’nın da doğum yeridir.
Ağır sanayi bölgede yaygınlaştıkça, Hudson ve Delaware gibi nehirler de, merkezi deniz yollarına dönüştü. Deniz yolu üzerindeki kentler –Hudson üzerindeki New York, Delaware üzerindeki Philadelphia, Chesapeake Koyu’ndaki Baltimore- olağanüstü ölçüde büyüdü. New York bugün hâlâ ülkenin en büyük kenti olup, finans ve kültür merkezidir.
New England gibi Orta Atlantik de ağır sanayiini başka bölgelere taşıdı. Onlardan boşalan yeri ilaç imalâtı ve iletişim sanayi aldı.