Macdonald ilk İngiliz Çalışma başbakanıydı, ancak 1931’de koalisyon hükümeti yürütme kararı, yaratmak için çok şey yaptığı partide birçok kişi tarafından ihanet olarak kabul edildi.
James Ramsay MacDonald, 12 Ekim 1866’da bir hırsızın gayri meşru oğlu Morayshire, Lossiemouth’da doğdu. Yerel olarak öğretmen olarak çalıştı ve daha sonra katip ve sonra gazeteci olduğu Londra’ya taşındı. 1893’te Bağımsız İşçi Partisi’ne katıldı. 1895’te meclis adayı olarak başarısız bir şekilde durdu ve parti saflarında yükseldi. 1911’de Parlamento İşçi Partisi’nin (PLP) lideri oldu.
İlk PLP, yaşlanan sendikacıların büyük ölçüde yaratıcı olmayan bir grubuydu, ancak MacDonald yeni partiye ayrı bir ideoloji vermeye çalıştı ve sosyalizm ile parlamenter demokrasi arasındaki ve labourizm ile Liberal gelenek arasındaki ilişki üzerine yazdı.
1914’te MacDonald, İngiltere’nin Birinci Dünya Savaşı’na katılımına karşı olduğu için parti lideri olarak istifa etti. Resmi olarak sadece 1922’de tekrar lider oldu. Bu zamana kadar İşçi, Liberalleri ana Muhafazakâr karşıtı parti olarak değiştirmişti ve 1924’te Liberallerin desteğiyle ilk kez göreve başladı. 1924 İşçi Partisi hükümeti, basın ve muhalefet partileri tarafından üretilen çeşitli ‘kırmızı korkular’ tarafından bir yıldan az bir sürede bunalmıştı. Bununla birlikte MacDonald, İşçi’nin sorumlu ve etkili bir şekilde yönetilebileceğini gösterme hedefine ulaşmıştı.
1929’da MacDonald iktidara döndü, ancak hükümeti yakında hazırlanmadığı dünya çapında bir ekonomik durgunlukla karşı karşıya kaldı. MacDonald ve diğer önde gelen bakanlar, özellikle şansölye Philip Snowden, işsizlik ödeneği de dahil olmak üzere kamu harcamalarını azaltmaktan başka alternatifleri olmadığını düşündüler. Kabine ayrıldı ve MacDonald Muhafazakar ve bazı Liberal destekli bir Ulusal Hükümet kurdu. Bunu izleyen genel seçim İşçi Partisi’ni reddetti, ancak MacDonald’ı ve onun küçük avuç ‘Ulusal İşçi Partisi’ ni iktidarda bıraktı – Muhafazakar egemen bir yönetim için bir cephe olmaktan biraz daha fazlası.
MacDonald 1935’e kadar başbakanlık yaptı. Ancak giderek muhafazakar ve mutsuz bir figürdü, Muhafazakarlar tarafından hor görüldü ve bir zamanlar tartışmasız ve karizmatik lider olduğu parti üyeleri tarafından nefretle tedavi edildi. 9 Kasım 1937’de öldüğünde sağlığına kavuşmak amacıyla Amerika’ya giden bir gemideydi.