Kalkınmanın aşamalı büyüme modeli, bir ülkenin kalkınmayı başarmada sıralı aşamalardan geçtiği, Amerikan iktisat tarihçisi Walt W. Rostow tarafından savunulan bir ekonomik kalkınma teorisidir. Rostow’un teorisine göre bir ülke kalkınma aşamasında birçok doğrusal aşamadan geçmektedir. Bu aşamalar şu şekildedir:
- Geleneksel Toplum Aşaması: Ekonomik sistem durağandır ve geleneksel ekili biçimlerde tarıma hakimdir. Bir saatlik çalışma ile verimlilik, aşağıdaki büyüme aşamalarına göre daha düşüktür. Toplum hiyerarşik bir yapıyı karakterize eder ve bu nedenle sosyal hareketliliğin yanı sıra düşey dikeydir. Newton döneminde, Rostow’un “Geleneksel Toplum” un tarihsel bir örneği kurulabilir.
- Kalkışa Hazırlık Aşaması: Bu aşamada yatırım oranları yükselmekte ve dinamik bir gelişme başlamaktadır. Bu tür bir ekonomik gelişme, sanayi devriminin bir sonucudur. Tarımın gelişimini de içeren bu dönüşümün bir sonucu olarak, birincil sektörün işgücü fazlalık haline gelmiştir. “Kalkışa Hazırlık” için ön koşul, bir asırdır süren endüstriyel devrimdir.
- Kalkış Aşaması: Bu aşama dinamik ekonomik büyüme ile özdeşleşmiştir. Bu ekonomik büyümenin temel özelliği, dışsal girdiler gerektirmeyen, kendi kendine sürdürülebilir bir büyümedir. İngiltere’deki tekstil endüstrisi gibi, birkaç öncü endüstri de kalkınmayı destekleyebilir. Genel olarak “Kalkış”, iki ila üç yıl sürer; İngiltere’de 17. yüzyılın ortalarında veya 17. yüzyılın sonlarında Almanya’da gerçekleşmiştir.
- Olgunluk Aşaması: Yüzde 40 ila 60 oranında sürekli yatırımlarla karakterize Ekonomik ve teknik ilerleme bu aşamada hakimdir. Neo-teknik endüstrileri gibi yeni endüstriler ortaya çıkmaktadır(örneğin; elektrik endüstrisi, kimya endüstrisi veya makine mühendisliği). Bu dönüşümün bir sonucu olarak sosyal ve ekonomik refah, özellikle ikincisi artmaktadır. Genellikle “Olgunluk Aşaması”, “Kalkış ”’tan yaklaşık 60 yıl sonra başlamıştır.. Avrupa’da bu 1900’lerde olmuştur.
- Kitlesel Tüketim Aşaması: Bu, Rostow’un beş aşamalı gelişim modelindeki son adımdır. Burada, toplumun çoğu kısmı refah içinde yaşamakta ve bu toplumda yaşayan insanlara hem bolluk hem de çok sayıda seçenek sunulmaktadır. Ona göre Batı ya da ‘Kuzey’ bugün bu kategoriye girmektedir.
Büşra Karakuzu