Arapça, çok şükreden, şükredene karşılık veren, nimete garkolmuş vs. gibi anlamları olan bir kelime. Verildiği zaman teşekkür edene şâkir, verilmediği halde şükredene şekûr denir. Şekûr, gerçek manada Allah’a şükretmekten âciz olduğunu anlayan kişiye denir. Bu şuura ulaşan kişi, bütün gücünü kalbi, dili ve vücut organlarıyla şükre harcar. Kalbî şükür, inançla; dil şükrü, dil ile söylemek (tahdîs-i ni’met) le; vücud organlarının şükrü de, amel etmek suretiyle olur.