Arapça, cana yakın olmak, ülfet etmek vs. gibi anlamları ihtiva eden bir kelime. Kalbi, mahbubun, yani Allah’ın sevgisiyle dolduran mutluluk ve sevinç. Salik, Allah’a dayanıp O’ndan yardım dileyip, O’nda sükûn bularak bu hale ulaşır. Üns haşmete yükseltir, Allah ile beraber olmanın heybeti devam eder. Üns, bununla, tumaniniyyet ve Allah’la rıza haline gelir. 3 çeşit üns vardır: 1- Zikirle üns bulup, gafletle vahdete düşenler. Bunlar taatla Cinsiyet ederler. 2- Allah ile ünse ulaşan, gayriyle vahşete düşenler. 3- Heybet ve kurbün varlığı sebebiyle ünsü görmeyenler. Üns, kalpte İlâhî hazretin cemalini müşahede etmenin etkisiyle oluşur, diye tanımlama yapanlar da vardır. Buna cemâlü’l-celal yani celalin cemâli de denir.