Namaza çağrıyı sembolize eden ezan ve kamet, müslümanların gerek ibadet hayatında gerekse mûsikiden mimari ve edebiyata kadar İslâm kültür ve medeniyetinde ayrı bir önem taşmaktadır. Burada sadece ezan ve kametle ilgili temel…
MoreNamazın rükünlerinden veya şartlarından herhangi birinin eksikliği durumunda namaz bozulur. Namazın bozulmuş olacağı fâsid veya bâtıl tabirleriyle ifade edilir. Rükün ve şartların eksikliği dışında ayrıca kaçınılması, yapılmaması gereken bazı durum ve davranışlar…
MoreNamazda yapılması hoş karşılanmayan davranışlara “namazın mekruhları” denir. Genel olarak namaz için öngörülmüş bulunan biçimsel yapıya aykırı olan davranışlar ile namazın gerektirdiği saygı, tâzim, tevazu, boyun bükme ve sükûnet haline de aykırı…
MoreTa‘dîli erkân, rükünleri düzgün, yerli yerinde ve düzenli yapmak demektir. Ta‘dîli erkâna riayetin sonucunda rükünler şekil olarak düzgün ve kıvamında yerine getirilmiş olur. Böylece kişi namazını üstün körü değil, “dört başı mâmur”…
MoreKa‘dei ahîre “son oturuş” demektir. Namazın sonunda bir süre (teşehhüt miktarı) oturup beklemek namazın rükünlerindendir. İki rek‘atlık namazlardaki oturuş, daha önce oturuş bulunmadığı için son oturuş sayılır. Son oturuştaki süre Hanefîler’e göre…
MoreSecde sözlükte “itaat, teslimiyet ve tevazu içinde eğilmek, yere kapanmak, yüzü yere sürmek” anlamına gelir. Namazın her rek‘atında belirli uzuvları yere veya yere bitişik bir mahalle koyarak iki defa yere kapanmak namazın…
MoreRükû sözlükte “eğilmek” anlamına gelir. Namazın ana unsurlarından olan rükû, eller dizlere erecek şekilde öne doğru eğilmek demektir. Hz. Peygamber’in uygulamasına en uygun rükû şekli, sırt ve baş düz bir satıh oluşturacak…
MoreNamazda kıraat ederken her rek‘atta okunan Fâtiha sûresinin ve arkasından eklenmek üzere birkaç sûrenin iyi ezberlenmesi ve okuyuşlarda titiz davranılması gerekeceği bellidir. Bununla birlikte Kur’an okurken çeşitli sebeplerle okuma hatası yapılabilir. Bu…
MoreYerinde, sağlam ve sabit olarak duran anlamında Arapça bir kelime. Al-i İmrân suresinin baş taraflarında geçen, ilimde rüsuha erenlerden kasıt; ruhlarıyla gaybın gaybında, sırrın sırrında derinleşenlerdir. Bunlar, ilimde yükselenler ve daha da…
MoreArapça, maaş, aylık, güç bir yerde sabit durmayı ifâde eden bir kelime, ism-i fail. Ayderusiyye tarikatında bir vird ve zikir şekli. Ebced hesabıyla, kahve ve esma- i hüsnadan olan el-Kavî’nin edeb hesabıyla…
MoreTemizlenmiş bahçe anlamında Arapça bir tamlama. Peygamberimizin kabrine denir. Buna Ravza-i Nebi de denir. Ravza, cennet anlamına da gelir.…
MoreArapça üvey evlat anlamına gelen bir kelime. Istılah olarak, Allah’a mensub, Allah’a ait demektir.…
MoreArapça ummayı, ümit etmeyi ifade eden bir kelime. Allah’tan ümit kesmeme. “Allah’ın rahmetinden ümit kesmeyiniz” (Zümer/53) âyetine göre, Allah’tan ümit kesmek büyük günahlardandır. Bu, kalbin hoşlandığı bir şeyi beklemesinden, rahatlık ve ferahlık…
MoreRecebe mensub olanlar anlamında Arapça bir kelime. Bir kısım Allah adamlarına recebîler denir. Bu zevatta, Receb ayında fevkalâde hâller zuhur eder ve sayıları kırktır. Bu zâtlar Receb ayının girmesiyle, vücutlarına bir ağırlık…
MoreHelak, fazlalık mânâsına Arapça bir kelime. Kâşânî bu tâbiri şöyle açıklar : Kulun, haksız yere Hakk’ın sıfatlarını izhâr etmesine, redâ denir. Bir kudsî hadiste Allah şöyle buyurur : “Kibriya benim ridâm, azamet…
MoreKuşun kanatlarını yayarak hareket ettirmesine Arapça’da refref denilmekle birlikte, aynı kelime efsanevî bir kuşun özel ismidir. Hz. Peygamber (s)’i Miraç gecesi sidre-i müntehâ’ya götüren varlık. Refref-i A’lâ : Varlıklardan ve zatî emirlerden…
MoreSağlık Bakanlığı’ndan Ramazan İçin 9 Maddelik Uyarı! Ramazan’da corona için nelere dikkat etmeliyiz?
Ramazan ayı geldi, bu yılki Ramazan tüm dünyayı kasıp kavuran corona virüs salgını dönemine denk geldi. Ramazna ayı bütün inanalar olarak ailemiz ve sevdiklerimizle bir arada huzur ve mutluluk içerisinde geçirdiğimiz bir…
More05 Ocak 1970’te Trabzon’da doğdu. İlk, orta ve lise öğrenimini Trabzon’da tamamladı. Atatürk Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Doğu Dilleri ve Edebiyatları Bölümü, Arap Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalında lisans öğrenimini tamamladı (1986-1990).…
MoreProf. Dr. Ahmet Yaramış 1968 yılında Çorum ili İskilip ilçesi Kayaağzı köyünde doğdu. İlkokul ve ortaokulu Amasya’nın Merzifon ilçesinde, liseyi İskilip’te tamamladı. 1990 yılında Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Tarih Bölümünden…
MoreSözlükte “okumak” anlamına gelen kıraat, “Kur’an okumak” demektir. Namazda bir miktar Kur’an okumak gerekir. Namazda Kur’an, kıyam halinde iken yani ayakta dururken okunur. Namazda okunması gereken asgari miktar, kısa üç âyet veya…
MoreKıyam “doğrulmak, dikelmek, ayakta durmak” demektir. Namazı oluşturan ana unsurlardan biri olarak kıyam, iftitah tekbiri ve her rek‘atta Kur’an’dan okunması gerekli asgari miktarı okuyacak kadar bir süre ayakta durmak anlamına gelir. Farz…
Moreİftitah “başlamak, kapıyı açıp girmek” anlamındadır. İftitah tekbiri (tahrîme), namaza başlarken alınan tekbir olup “Allahüekber” cümlesini söylemektir. İftitah tekbiri, bütün mezhep imamlarına göre farz olmakla birlikte Hanefî imamlar bunu rükün değil şart…
MoreErgenlik (bulûğ) yaşına ve belli bir aklî olgunluk düzeyine gelmiş her müslümanın namaz kılması farzı ayındır. Buna göre namazın kişiye farz olmasının şartları, müslüman olmak, bulûğ çağına ulaşmak ve akıllı olmak üzere…
MoreArapça, korkma, kaygı anlamlarına gelir. Allah’tan korkma, kalpde Allah korkusu bulunması. Rehbet ile haşyet arasındaki fark; şudur: Rehbet sahibi çareyi kaçmakta bulur, haşyet sahibi çareyi Allah’a sığınmakta bulur. Zahirin rehbeti vaîd (tehdid)in…
MoreFarsça, kılavuz, yol gösterici demektir. Mevlevîlerde rehber, tarikatçı (ser-tarik) iken, diğer tarikatlarda aşçıbaşıdır. El alacak kişiyi, şeyhin huzuruna götüren kişiye, rehber denir. Rehbersiz yol alınmaz: Maneviyatta yol almak için, bir yol göstericinin…
MoreArapça, lider demektir. Nakşbendîlerin açıktan zikir yapan kollarının tekkelerinde ve ayakta zikir çeken diğer tarikatlarda, töreni idare edenlere reis denir. Zikir töreninin ahengi, sesin tiz veya bas tonda çıkması ve diğer şeklî…
MoreArapça, kum anlamına gelir. Bir takım nokta ve çizgilerle gaybı keşfetmekle uğraşan ilim dalı. Bu işi yapanlara remmâl denir. Remil denmesinin sebebi, eskiden bu işte kağıt yerine kum kullanılmış olmasıdır.…
MoreArapça’da gömmek anlamını taşır. Maddî şeylerin izinin, kalpten hiç bir belirti bırakmayacak şekilde silinmesine dems, iz bırakacak şekilde silinmesine de rems denir. Cüneyd-i Bağdadî, yaratıkları, yaratılmadan önceki halleriye görmeye, rems der. Cüneyd,…
MoreArapça’da gömmek anlamını taşır. Maddî şeylerin izinin, kalpten hiç bir belirti bırakmayacak şekilde silinmesine dems, iz bırakacak şekilde silinmesine de rems denir. Cüneyd-i Bağdadî, yaratıkları, yaratılmadan önceki halleriye görmeye, rems der. Cüneyd,…
MoreArapça, işaret etmek anlamına gelir. Edebiyatta, bir kelimenin yakın ve uzak olmak üzere farklı anlamları vardır. Bir kelimenin uzak anlamına remz denir. Mutasavvıflar, kendi aralarında bir dil geliştirmiş ve bu dil ile…
More